|


|


|

ÇOCUK İSTİSMARI KÖŞE YAZIM

ÇOCUK İSTİSMARI KÖŞE YAZIM

ÇOCUK İSTİSMARI

Çocukta cinsel istismar yüzyıllardır bilinen bir olgudur. Bununla beraber son yıllarda çocukluk cinsel istismarında bir artış söz konusudur

Çocuk istismarı, tekrarlanabilmesi, çocuğa genellikle en yakın kişiler tarafından yapılması ve çocuğun yaşamını etkileyen uzun süreli etkilerinin olması nedeni ile, tanımlanması ve tedavi edilmesi en zor travma türüdür. İstismar çocuk ya da ergen ile kan bağı olan ya da ona bakmakla yükümlü birisi tarafından yapılmışsa bu durum “ensest” olarak adlandırılır.

 Çocuklara cinsel taciz birçok kişi tarafından uygulanabilir; bunlar anne, baba, üvey anne, üvey baba, kardeş, akraba, öğretmen, komşu veya herhangi bir yabancı kişi olabilir. Boşanma, şiddet, alkol ve madde kullanımı olan ailelerde cinsel istismar daha sık görülmektedir. Maalesef son günlerde hem televizyonlarda 3-4 yaşındaki yavrularımıza, hem de okullarda öğrenim gören çocuklarımıza en yakınları tarafından yapılan istismar haberlerinde artış gözlemlenmiştir. Bu da ebeveynleri son günlerde aşırı endişeye sevk etmiştir.

Çocuk istismarı ve ihmali tüm dünya ülkeleri ve kültürleri için ortak bir sorundur. Her yıl 1.6 milyon çocuğun fiziksel, cinsel, duygusal istismarın ya da ihmalin kurbanı olduğu; 1000’den fazla çocuğun bu nedenlerle öldüğü tahmin edilmektedir.

Toplumda çok az birey çocuğa kötü davranmayı, ihmal etmeyi, kabul edilemez bir davranış olarak değerlendirdiği için, istismar ve ihmal çoğu kez görmezlikten gelinmektedir. İstismarı yapan aileden  ya da yakın akrabadan biriyse ne yazık ki çoğu zaman olay aile içinde kalmaktadır. İstismarın neden olduğu utanç, suçluluk gibi tepkilerden dolayı cinsel istismar çoğu kez gizli olarak kalmakta ve sır olarak saklandığı için de gerçek istatistiksel verilere ulaşmak zor olmaktadır. Cinsel istismara uğrayanların yalnızca % 15’inin bildirildiği dikkate alınırsa, ulaşılabilinen olgular buzdağının görünen kısmı ile sınırlı gibi düşünülebilir.

Doktorlar, çocuk istismarı ve ihmali tanısında çok önemli bir role sahip olmalarına karşın, konu ile ilgili bilgi, beceri ve bildirimlerinin yeterli olmadığını belirtilmektedir. . Ülkemizde çocuk istismarı ve ihmali konusunda sınırlı sayıda araştırma olması, mezuniyet öncesi-sonrası eğitimlerde yer verilmeye yeni başlanması, başta hekimler olmak üzere sağlık çalışanında bilgi ve deneyim eksikliğine neden olmakta ve ne yazık ki sağlık kuruluşuna gelen olgular gözden kaçabilmektedir.

Çocuk istismar ve ihmalinin önlenmesinde en önemli yol, istismar ve ihmalin oluşmasına neden olan risk etmenlerinin önceden belirlenmesi, risk etmenlerinin ortadan kaldırılması ve istismarın oluşmasının önlenmesidir. Önleme sürecinde yetersiz kalınmış ve istismar, ihmal meydana gelmişse, bu noktada tanınmalı, tekrarlanmasına engel olunmalıdır.

 

İstismar, ihmalden şüphelenilen durumda doğru yaklaşım, bildirim ve çocuğun koruma altına alınmasının sağlanmasıdır. İstismar ve ihmal ilk başvuruda düşünülmemişse çocuk kaderi ile baş başa bırakılmış olur ve ikinci kez sağlık kuruluşuna gelmeye şansı olmayabilir.

Sonuç olarak : Çocuğun cinsel istismarı tüm dünyada psikolojik, hukuki, ahlaki ve sosyal bir sorundur. Cinsel istismar her yaş, ırk, cinsiyetten insanı etkileyebilir. Çocuklar cinsel istismar açısından en korunmasız grubu oluş- turmaktadırlar ve çocukluk çağı cinsel istismarı sıklıkla utanç, suçluluk gibi çeşitli sebeplerle gizli kalmaktadır. Cinsel istismar her yaşta travmatik olmakla birlikte, bu olaydan sadece mağdurlar değil, mağdurların yakın çevreleri de etkilenmektedir. Cinsel istismarın yıkıcı etkilerinin sınırlandırılabilmesi için, cinsel istismarın mağdurlarda ve ailelerinde neden olduğu olumsuz ruhsal etkilerin önlenmesine yönelik kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır. Bununla birlikte sağlık çalışanlarının ve eğitimcilerin de cinsel istismar açısından eğitimli olmaları, ebeveynlerin bilinçli olmaları, sahip oldukları çocuk ve ergenlere cinsel eğitim vermeleri cinsel istismardan korunma ve istismarın erken tanınıp, tedavi edilebilmesi açısından son derece önemlidir.

Kaynakça:

1-      Aysev A, Taner YI (Editörler). Çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları. In: Avcı A, Tahiroğlu AY. Cinsel İstismar. 1inci Baskı, İstanbul: Golden Print, 2007;721- 36.

2-      Çetin FÇ, Pehlivantürk B, Ünal F, et al (Editörler). Çocuk ve ergen psikiyatrisi temel kitabı. In: İşeri E. Cinsel istismar. 1inci Baskı, Ankara: Hekimler Yayın Birliği, 2008;470-7.

3-      Johnson CF. Abuse and neglect of children. In: Behrman RE, Kliegman RM, Arvin AM, (eds). Nelson textbook of pediatrics.18th edt. Philadephia: WB Saunders, 2007: 171-2.

4-      Kocatepe Tıp Dergisi 2014;15(2):194-201

5-      Sedlak AJ, Broadhurst DD. Executive summary, in The Third National Incidence Study of Child Abuse and Neglect. Washington DC, National Center on Child Abuse and Neglect 1996.

6-      Türk Ped Arş 2014; 49: 57-65

7-      Woolf A, Taylor L, Melnicoe L, et al. What residents know about child abuse: implications of a survey of knowledge and attitudes. Am J Dis Child 1988; 142: 668-72. [CrossRef ]

Copyrigt © 2022- Şahin Civil / www.sahincivil.com Tüm Hakkı Saklıdıdır. ®